ﺑِﺴْﻢِ ﺍﻟﻠﻪِ ﺍﻟﺮَّﺣﻤﻦ ﺍﻟﺮَّﺣِﻴﻢ
Kur'an ve Sünnet

MELEKLERE İMAN

İKİNCİ RÜKÜN

MELEKLERE İMAN
 
   Meleklere iman herhangi bir şüphe ya da tereddüt sözkonusu olmaksızın kesin olarak var olduklarına inanmak demektir. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır.
    "O peygamber kendisine Rabbinden indirilene iman etti, mü'minler de. Onların herbiri Allah'a, O'nun meleklerine, kitablarına, peygamberlerine inandı." (el-Bakara, 2/285)
    Meleklerin varlıklarını inkar eden bir kimse kafir olur. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Kim Allah'ı, meleklerini, kitablarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkar ederse artık o hiç şüphesiz uzak bir sapıklığa düşmüştür." (en-Nisa, 4/136)
    Bu bakımdan ehl-i Sünnet ve'l-cemaat icmali olarak (topluca, bütün) meleklere inanırlar. Tafsili olarak varlıklarına iman etmeye gelince, bu hususta sahih delil ile bildirilen Allah ve Rasûlünün -sallallahü aleyhi ve sellem- ismen belirttiklerine -vahiy ile görevli- Cebrail, yağmur ile görevli Mikail, Sûr'a üfürmekle görevli İsrafil, ruhları kabzetmekle görevli ölüm meleği, cehennem ateşinin bekçisi Hâzin, cennetin bekçisi Rıdvân, kabir melekleri Münker ve Nekir gibi, isimleri zikredilenlere gelince;
    Ehl-i Sünnet ve'l-cemaat bunların varlıklarına iman ederler, bunların manevi varlıklar olmayıp, şahıs ve hissedilen kişilikler olduklarına, Allah'ın nurdan yaratıp, semada sakin olan yarattıklarından bir yaratık türü olduklarına inanırlar.
    Meleklerin hilkatleri pek büyüktür. Onların kanatları vardır. Kimilerinin iki, kimilerinin üç, kimilerinin dört kanadı, kimilerinin de bundan daha fazla kanadı vardır.
    Melekler, Allah'ın ordularından birisidir. Bunlar şanı yüce Allah'ın izin vereceği ve hallerin gereğine uygun olarak eşya gibi ve cismani şekillere girebilme gücüne sahibtirler. 
    Melekler, Allah'a yakınlaştırılmış ve Allah tarafından kerim kılınmış varlıklardır. Erkeklik, dişilik vasıfları yoktur, evlenmezler ve nesilleri çoğalmaz.
    Yemezler, içmezler. Onların gıdaları tesbihtir, tehlildir. Bundan asla usanmaz ve buna ara vermezler, yorulmazlar, güzellik, haya ve düzenlilik gibi vasıflara sahibtirler.
    Melekler yüce Allah'a itaat ve O'na isyan etmemek fıtratı üzere yaratılmış olmak bakımından insanlardan farklılık arzederler. Allah onları kendisine ibaret etmek, emirlerini yerine getirmek üzere yaratmıştır. Yüce Allah onlar hakkında şöyle buyurmaktadır: "Rahman evlat edindi dediler. O bundan münezzehtir. Bilakis onlar mükerrem kullardır, sözleri ile O'nun önüne geçemezler. Onlar O'nun emri gereğince iş görürler. Onların önündekini de, arkalarındakini de bilir. O'nun razı olduğu kimselerden başkasına şefaat etmezler. Onlar korkusundan titrerler." (el-Enbiya, 21/26-28)
    Melekler gece gündüz Allah'ı tesbih ederler. Semadaki Beyt-i Ma'mur'u tavaf ederler. Allah'tan korkarlar ve haşyet ile O'na ibadet ederler. 
    Meleklerin pek çok çeşitleri vardır:
    Kimileri arşı taşımakla, kimileri vahiy ile, kimileri dağlar ile görevlidirler. Kimileri cennetin, kimileri cehennem ateşinin bekçiliğini yaparlar.
    Kimileri kulların amelini tespit etmekle, kimileri mü'minlerin ruhlarını, kimileri kafirlerin ruhlarını kabzetmekle görevlidirler, kimileri de kula kabirde soru sormakla görevlidir.
    Onlardan mü'minlere mağfiret dileyen, onlara dua eden, mü'minleri seven kimseler olduğu gibi ilim meclislerine, zikir halkalarına tanık olup kanatlarıyla onları örtenler de vardır. Kimileri insanla beraber olur ve ondan ayrılmazlar, kimileri kulları hayırlı işler yapmaya çağırır, kimileri salih kimselerin cenazelerine katılır, kimileri mü'minlerin yanında savaşır ve Allah'ın düşmanları ile cihadlarında mü'minlere sebat verirler.
    Salih kimseleri korumakla, onların sıkıntılarını gidermekle görevli olanlar olduğu gibi, kafirleri lanetlemek, üzerlerine azab indirmekle görevli olanları da vardır.
    Melekler heykel yahut suret, yahut köpek ya da çan bulunan hiçbir eve girmezler. Ademoğullarının rahatsız olduğu şeylerden onlar da rahatsız olurlar.
    Melekler pek çoktur, onlarını sayılarını yüce Allah'tan başka kimse bilemez. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Rabbinin ordularını O'ndan başka kimse bilemez ve O (cehennem) insanlar için ancak bir öğüttür." (el-Müddessir, 74/31)
    Yüce Allah onları görmemizi engellemiştir. O bakımdan bizler onları yaratıldıkları şekillerle göremeyiz. Şu kadar var ki bazı kullarına üzerlerindeki perdeyi kaldırıp, onları göstermiştir. Nitekim Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Cibril -aleyhisselam-'ı iki defa yüce Allah'ın kendisini yaratmış olduğu asli suretiyle görmüştür. İşte yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Arkadaşınız bir deli değildir. Andolsun ki o kendisini apaçık ufukta görmüştür." (et-Tekvîr, 81/22-23)
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol